(Eski günlerden karşılaştırmalı iki haber: ilki görselde, ikincisi ise aşağıda)
Adnan Oktar (Adnan Hoca), polise verdiği ifadede seks ve şantaj üzerine kurulu cemaatinin içyüzünü anlattı. Oktar, cemaatini para ve güç kazanmak için kullandığını söyledi.
İSTANBUL Polisi'nin başarılı operasyonuyla yakalandıktan sonra DGM tarafından tutuklanan Adnan Oktar, polisteki ifadesinde seks ve şantaj çetesinin örgütlenme şemasını da ayrıntılarıyla açıkladı. Örgütün oluşumu şöyle:
Baş İmam: Adnan Oktar. Tek hakim.
İmamlar: Bahadır Güven, Fırat Develioğlu, Halil Hilmi Müftüoğlu, Emre Nil. Baş İmam'ın fetvalarını cemaate duyurup, uygulanmasını kontrol ediyorlar. Baş imamla, sadece onlar görüşebiliyor.
Kardeşler: Cemaatin halkla ilişkiler kolu. Hepsi erkek müritlerden oluşuyor. Kitapların basılması, şantaj kasetlerinin, karalama metinlerinin hazırlanması, dağıtılması, toplantıların düzenlenmesi onların görevi.
Bacılar: Kadın müritlerden oluşuyor. Cemaat içinde kıdem alan, eğitimini tamamlayan, Adnan Hoca tarafından imana ulaştıkları kabul edilen müritler. Kardeşlerle aynı görevleri üstleniyorlar. Cemaat içinde, kendi istedikleri erkek müritlerle birlikte oluyorlar. Partnerlerini seçme hakları var. Eski manken Gülay Pınarbaşı da cemaatin bacılarından.
Cariyeler: Adnan Hoca tarafından, sınanıp hiç bir zaman bacı olamayacaklarına karar verilen kadınlar. Cemaat içinde yatakodası partnerlerini seçme şansları var. Kardeşlerin ve bacıların verdiği görevleri yerine getiriyorlar.
Motorlar: Cemaatin en alt kademesindeki, kıdemsiz kadınlar. İmamlar ve kardeşler, istedikleri zaman onlarla ilişkiye girebiliyor. Reddetme hakları yok.Cariyeliğe ya da bacılığa yükselebiliyorlar.
Şantaj kasetlerini 1997’de yokettik
TUZAK kurup çektikleri video kamera görüntüleriyle şantajdan 1997’de avukatlarının uyarısıyla vazgeçtiklerini açıklayan Adnan Hoca, ifadesinde şu açıklamaları yaptı: ‘‘Avukatımız, bunun cezasının çok ağır olduğunu söyledi. Tüm eski kasetleri imha ettik. Sonra, porno kaset ve dergilerden aldığımız görüntüler üzerine, köşeye sıkıştırmak istediğimiz kişilerin yüzlerini monte ederek şantaja başladık. İşimiz bittikten sonra elimizdeki görüntüleri yok ediyorduk.’’
Tanıksız Seks Yasak
İMAMLAR ve kardeşler, cemaat içinden bir kadınla ilişkiye gireceği zaman, başlarında mutlaka ‘tanık’ bulunuyor. Birleşmeyi izleyen tanık, Hoca'nın, fetvasına uygun oral ya da anal seks yapıp yapmadıklarını kontrol ediyor. Tanıksız ilişkiye girebilen tek kişi Adnan Hoca. Yeni gelen motorlardan, imamların beğenisini kazananlar Adnan Hoca'ya sunuluyor.
Yatakta Çok Vahşi
Cemaat içindeki bacı, cariye ve motorların ifadeleri, ilginç ve kalabalık seks ilişkileriyle dolu. Çoğu Adnan Hoca ile birlikte olduğunu itiraf eden müritlergenellikle 'Çok vahşiydi' ifadesini kullandılar.
Çiller’le Kandilli’deki villada görüştüm
YILLARDIR cemaati tarafından hazırlanan şantaj kasetleriyle birçok ünlü perişan eden Adnan Hoca'nın, Mert Çiller aracılığıyla parti içine sızdıktan sonra Kandilli'deki saray yavrusu evinde DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'i ağırladığı ortaya çıktı. Adnan Hoca lakaplı Adnan Oktar, polise verdiği ifadesinde, Kandilli'deki malikanede gerçekleşen gizli buluşmayı şöyle anlattı:
‘‘Tansu Hanım benden, büyük kongre öncesi DYP içindeki muhalefeti sindirmemi istedi. Böylece daha güçlü duruma gelmek istiyordu. ‘Sizin için ne yapabilirim' diye sordum. ‘Bize destek ver. Elinden geleni yap' dedi.’’ Adnan Hoca, sorgu sırasında kendisine yöneltilen ‘‘Maddi beklentiniz var mıydı?’’ sorusunu ‘‘Meyveleri önümüzdeki günlerde toplayacaktık. Acelimiz yoktu. Bilim Araştırma Vakfı'nın sözcüsü, cemaatin imamlarından Bahadır Güven'i, ileriki yıllarda milletvekili yapmayı planlıyorduk’’ diye yanıtladı.
Ağar'dan intikam peşindeydiler
EMNİYET'teki ifadesinde, Elazığ Bağımsız Milletvekili Mehmet Ağar'ın, İstanbul Emniyet Müdürü olduğu 1991 yılında kendisine yönelik kokain operasyonu düzenlediğini, bu yüzden hıncı olduğunu söyleyen Adnan Hoca, ‘‘Mehmet Ağar'a yönelik kampanyalarımız hem intikam amaçlı hem de onu partiden uzak tutmak içindi. Siyasi hayatını bitirmek istiyorduk’’ dedi. Adnan Hoca, basına yönelik karalama ve şantaj kampanyalarının hedefinin ise, Tansu Çiller muhalifi gazeteciler olduğunu itiraf etti.
Hoca’ya muayene kıskacı
MİLLİ Savunma Bakanlığı (MSB), dünkü Hürriyet'te yer alan ve Adnan Oktar'ın 1997 yılında GATA'dan aldığı ‘paranoid şizofreni’ raporu nedeniyle cezai ehliyeti olmadığı yönündeki haber üzerine harekete geçti. MSB'den dün yapılan açıklamada; gözaltında bulunan Oktar'ın, serbest bırakılması halinde askerlik şubesince yeniden hastaneye sevk edilerek kontrol muayenesine tabi tutulacağını bildirildi.
Tutuklamaya itiraz
İSTANBUL DGM'de önceki gün 3 müridiyle tutuklanan Adnan Oktar'ın avukatları, karara itiraz etti. Dün öğle saatlerinde İstanbul DGM'ye gelen Adnan Oktar ile Bilim Araştırma Vakfı üyesi Fırat Develioğlu, Halil Hilmi Müftüoğlu ve Emre Nil'in avukatları, itiraz dilekçesini 6 Nolu DGM'ye verdiler ve tutuklama kararının hukuki olmadığını öne sürdüler. Dosyayı tetkik istekleri reddedilen avukatların itirazı, pazartesi günü karara bağlanacak.
20.11.1999 Hürriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder