26 Haziran 2013 Çarşamba

AKP'nin Cami Yalanları

31 Mayıs'ta başlayan Gezi Olayları sonrası AKP kaynaklı peş peşe yalan ve dezenformasyon kampanyaları düzenlendi. Yeni Akit, Yeni Şafak, Takvim gibi gazeteler Dolmabahçe Bezmiâlem Valide Sultan Camii'ne giren bir grup eylemcinin ayakkabılarıyla girdikleri camide bira ve sigara içtiğini, ortalığı kirlettiğini yazdılar. Bir süre sonra kimi Yeni Akit yazarları bu provokatif yalan haberle yetinmemiş olacak ki kameraları sökülen camide grup seks yapılmış olabileceğini de yazmaktan çekinmedi...

Sonra Başbakan Erdoğan ve diğer AKP'li bakanların da bu yalan habere dört elle sarıldıklarına şahit olduk. Ellerinde üç fotoğraf vardı. İşte o üç fotoğraf:

İlkinde caminin ayakkabılığında bükülmüş bir bira kutusu vardı.

İkincisinde ise aynı bira kutusunun caminin içine taşındığına şahit olduk.

Diğer fotoğraf ise yine caminin girişindeki şu fotoğraftı:

Oysa bir de gerçekler vardı. Olay günü Dolmabahçe tam bir savaş alanını andırıyordu.

http://youtu.be/vJ38HGXisoY
Videonun ve sonrasının geniş açıklaması için: http://www.selcukuygur.com/2013/06/04/dolmabahce-polis-siddeti-goruntulerinin-marjinal-capulcusu-neden-orada-dusen-son-adamdim/

O gün camide olan bitenler ise çok sayıda kamera ile kayda alınmıştı ve bu kayıtlar oradaki can pazarını aynıyla yansıtıyordu. Bu kayıtlar herhangi bir içki ya da sigara tüketimine dair bir görüntü de içermiyordu.











Pekii olayla ilgili deliller bu kadar mıydı? Hayır. Eylemciler camiye sığınmak istediklerinde onları içeri alan cami müezzini de açıklama yaparak kendisinin camide içki içilmesi gibi bir olay görmediğini söyledi. Müezzin bunun üzerine "izne" çıkarıldı. Sonrasında ise Terörle Mücadele Şubesi polisleri tarafından tam altı saat boyunca "sorgulandı." Ama ifadesini değiştirmedi.

http://www.radikal.com.tr/turkiye/o_caminin_muezzini_polise_ifade_verdi_icki_icildigini_gormedim-1139216

http://www.medyanindibi.com/camide-icki-icilmedi-diyen-muezzin-fuat-yildirim-aciga-alindi.html

Pekii o fotoğraflar neydi? Eylemciler camiden çıktıktan sonra polis basını içeri alıyor ve caminin girişindeki ayakkabılıkta ezilmiş bir bira kutusu peydah oluyor. Aynı kutu daha sonra caminin içinde de fotoğraflanıyor. Ve üçüncü fotoğraf... Buyrun gerçekler...




Camide içki içtiği iddia edilen vatandaş basına konuştu: http://www.radikal.com.tr/turkiye/camide_icki_icti_denilen_ozturk_konustu_hayatim_karardi-1138468

Bu kadar kanıta rağmen özür dilemesi gereken Başbakan ise il il gezerek yaptığı mitinglerde camide içki içildiğini söylemeye devam etti. 11 Haziran Salı günü yaptığı Meclis Grup konuşmasında ellerinde görüntüler olduğunu ve bunu 14 Haziran cuma günü basına dağıtacaklarını söyledi. Kimse niye hemen dağıtılmadığını sormadı elbette. Ve var olduğu iddia edilen görüntüler bu derlemenin oluşturulduğu 27 Haziran'a kadar halen gösterilmiş değil. Koskoca Başbakanın böyle bir konu üzerinden yalan söyleyerek halkı kışkırtmaya çalışması neden acaba? Ama yalanlar bununla da bitmedi. 25 Haziran günü AB Büyükelçileri ile bir toplantı yapan Egemen Bağış, Büyükelçilere bazı görüntüler izlettiklerini, bu görüntüler içinde camide içki içildiğine dair kayıtlar da bulunduğunu söyledi. Gerisini Vatan Gazetesi'nden okuyalım:

"AVRUPA Birliği Bakanı Egemen Bağış’ın, Türkiye’de görev yapan AB Büyükelçileri’ne Gezi Parkı olaylarıyla ilgili brifing verdi, 15 dakikalık video izletti. Çıkışta “Görüntülerde camiye hem ayakkabılarla girilmesi hem de alkollü içeceklerin oralarda tüketildiğine dair görüntüler de vardı” dedi. Çıkışta bir büyükelçi, “Toplantıda Gezi olayları nasıl başladı? Şu anda hangi noktada? Bunlar konuşuldu. Bir video gösterimi yapıldığı doğru ancak bu videoda camilerde içki içilirken bir görüntü ya da özel bilgi yoktu” dedi.
Bir başka büyükelçi de, “Çeşitli videolar gösterildi. Videolarda diğer ülkelerde polisin protestoculara nasıl müdahale ettiği de örnekleriyle yer aldı. Basında daha önce yer alan teneke kutulu fotoğraflar gibi, görüntüler de yayınlandı” açıklaması yaptı. Üçüncü büyükelçi ise “Cami görüntüleri gösterildi. Ama görüntülerde camide içki içen kimse yoktu. Sadece camide üzerine basılmış bira kutusu görüntüleriydi” dedi."
http://haber.gazetevatan.com/camide-icki-goruntuleri-izletildi-mi/548694/1/gundem

Yani Egemen Bağış'ın camide içki içildiğine dair görüntüler dediği yukarıda yayınladığımız üç adet fotoğraftan ibaret. Aksi olsa zaten şunu sorardık: AB büyükelçilerine izlettiğiniz görüntüleri halktan niçin saklıyorsunuz?

Biter mi bitmez... İktidarın yalan dolanla halkın kafasına kazıdığı bu provokatif haber konusunda Diyanet İşleri Başkanlığı da bir soruşturma başlatır. İktidar Diyanetten kendisine arka çıkmasını bekleyecektir elbette. Diyanet İşleri Başkanlığı 22 Haziran günü yaptığı açıklamada "raporun hazırlandığını ve 24 Haziran'da da açıklanacağını" duyurur...

http://www.radikal.com.tr/turkiye/camide_icki_raporu_yolda-1138648

Bugün 27 Haziran ve ortada henüz bir rapor olmadığını söylememize bilmem gerek var mı? Başbakanın hoşuna gitmeyen raporlar tabii ki bürokrasi tarafından kolaylıkla açıklanamamaktadır...

Ve gelelim bütün bu hikayenin özetine... İşte Başbakan il il gezerek yaptığı konuşmalarda aynı bakın şunları söylüyor:



Pekii gerçekler? Gerçeklerin bir kısmı yukarıda. Diğerleri ise bambaşka bir pencereden bakılarak aşağıda görülebilir... Eylemciler camiye ayakkabı ile girdiler mi? Büyük bir çoğunluğu evet. Yaralılar, yaralıları içeriye taşıyanlar, doktorlar, onlara yardım eden tıp öğrencileri... Fakat böyle bir durumda bile camiye ayakkabı ile girilmesini diline dolayan bir Başbakanın aşağıdaki fotoğraflar hakkında da bir açıklama yapması beklenir. 

Ayasofya'da kendisi dahil herkes ayakkabılı gezerken ve Sultanahmet Camii'nde Barrack Obama'dan başka neredeyse tüm Amerikalılar ayakkabılıyken Başbakan niye meydanlara çıkıp bağırmamıştı?



Pekii polisler Şişli'de cami bahçesine gaz bombası atarken Başbakan neredeydi? Niye meydanlara çıkıp bağırmadı? Başörtülü bir kız polisten dayak yiyip başörtüsü çekiştirilirken Başbakan niçin başörtülü kıza değil de polise sahip çıktı?





Ve bizce en önemlisi Başbakanıyla medyasıyla bu olayda gösterdikleri hassasiyetin binde birini niçin camide kız çocukları imamlar tarafından tecavüze uğrarken, kadınlar camide taciz edilirken ve camide pornografik görüntüler çekilirken göstermedi? Neden Başbakan miting meydanlarında bağırmadı? Neden Melih Gökçek Beyaz TV ekranlarına çıkıp bu imamlara meydan okumadı? Neden Yeni Şafak, Yeni Akit, Takvim, Sabah gibi gazeteler aşağıdaki olaylardan tek satır olsun bahsetmedi? 

Neden?

http://dinleripara.blogspot.com/2013/04/82-yasndaki-gonullu-imamdan-3-cocuga.html

http://dinleripara.blogspot.com/2013/04/imam-cinsel-organn-gosterdi.html

http://dinleripara.blogspot.com/2013/04/muska-bahanesiyle-tecavuz.html

http://dinleripara.blogspot.com/2013/04/tecavuzcu-imam-tutuklandi.html

http://dinleripara.blogspot.com/2013/06/kayseride-camide-tecavuz-davasnda-8-yl.html

http://dinleripara.blogspot.com/2013/06/istanbulda-11-yasndaki-cocuga-camide.html

http://dinleripara.blogspot.com/2013/06/samsunda-kz-cocuklarna-camide-tecavuz.html


1. Yıl Notu: Başbakanın "camide içki içenlerin görüntülerini bu cuma ortaya çıkacak" demesinden sonra tam bir yıl geçti... Cmide içki görüntüleri falan olmasa da Dolmabahçe'de türbanlı bacımızı yerlerde sürüklediler, 6 aylık çocuğunu dövdüler, üzerine işediler diyenlerin hepsinin yalan söyledikleri net biçimde ortaya çıktı... Pekii bunca iğrenç yalan niye söylendi?

işte yalanlar:

http://haber.stargazete.com/guncel/basbakan-erdoganin-yerlerde-suruklediler-dedigi-anne-stara-konustu/haber-762093

ve işte gerçek...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder