30 Mart 2016 Çarşamba

İslamcı Mağdurcuklar Serisi No 1: Yasin Demir

29 Mart 2016 günü Twitter'da Yenişafak ve El Cezire muhabiri Yılmaz Bilgen'in bir retweet'ine rastladık. Bilgen'in paylaştığı tweet'te aynen şöyle yazıyordu:

ADI: YASİN DEMİR 
SUÇU: Kuran-ı Kerim dersi vermek.



Türkiye'de müslümanların nasıl zulüm altında inlediğini görüyor musunuz? Kuran dersi verdiği için tutuklanmış ve 15 senedir de tutukluymuş. Oysa bir dönem Hizbullah davalarını yakından izlemiş olduğumuz için bu kişi bize hiç de yabancı gelmiyordu. Ve Mağdurcuklar serisi hazırlamaya bu vesileyle karar verdik. Sonra bir baktık ki maaşallah Yasin Demir'in Kuran dersi verdiği için zalim 28 Şubat darbecileri tarafından nice eziyetler gördüğünü iddia edenler hiç de az değil:

Furkan Haber:


Kuran Nesli Platformu

İlke Haber Ajansı




Aynı yalanı tekrarlayan onlarca tweet daha bulmanız mümkün ama bize göre bu kadarı yeterli. İslamcı camianın 28 Şubat mağduru olarak ağıtlar yakıp, "Tek suçu Kuran öğretmek" dediği Yasin Demir'in bu mağduriyeti mutlaka sizin de yüreğinizi parçalamıştır.

O zaman biz de söze şöyle başlayalım.

Adı: Yasin Demir.
Gözaltı Yeri ve Tarihi: Erzurum - 27 Ekim 2000
Tutuklanma Tarihi: 3 Kasım 2000
Hüküm Tarihi ve Yeri: 12 şubat 2002 - Erzurum DGM
Cezanın Onanma Tarihi: 10 Temmuz 2002
Ceza: İDAM (İdamın kaldırılmasından sonra Ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrildi)
SUÇ: Yasadışı terör örgütü Hizbullah'ın yöneticisi olmak, bu örgüt adına anayasal düzeni bozmaya teşebbüs, adam öldürmek ve yaralamak, Gaffar Okan'a dönük kanasla suikast planı yapmak, çeşitli kundaklama eylemlerine katılmak..

Şahsın yakalandığı operasyona dair haberler o dönemin yayın organlarında şöyle yer almış:


http://www.milliyet.com.tr/2000/11/01/haber/hab17.html


http://arsiv.sabah.com.tr/2000/11/01/g02.html



http://www.porttakal.com/ahaber-erzuruma-getirilen-2-hizbullah-militaninin-sorgusu-tamamlandi-319112.html

Evet "Kuran öğrettiği için" 28 Şubatçıların zulmüne uğradığı söylenen Yasin Demir budur. 28 Mayıs 2000 tarihinde Erzurum'da polisin Hizbullah'a ait bir hücre evine yaptığı baskın sırasında, polise ateşle karşılık verip el bombası da kullanan Hizbullahçılar arasında yer alan, bu çatışmada Nejat Uzun isimli bir polisi öldürüp üçünü yaraladıktan sonra kaçmayı başaran Yasin Demir elbette çok masumdur. Bu operasyon sırasında öldürülen ve yaralanan Hizbullah militanları da 28 Şubat mağdurudur.

http://www.porttakal.com/ahaber-hizbullah-operasyonunda-sehit-olan-polis-memurunun-cenaze-toreninde-gozyaslari-sel-oldu-262236.html

Dincilerin 28 Şubat masallarına fazla kulak kabartanlar elbette bu olayları da hiç hatırlamazlar...

Yasin Demir'in yakalandığı operasyonda Gaffar Okan'a dönük suikast planlarının ele geçirilmesi ve bu operasyondan yalnızca 2,5 ay sonra plan değiştiren Hizbullahçıların Okan ve beş diğer polisi öldürmüş olması da önemsizdir.  Sonuçta 28 Şubat mağdur etmiş bunları...

29 Mart 2016 Salı

Ensar Vakfı'nda 45 Çocuğa Tecavüz Olayının Özeti


Sivas'ta 14 Yaşındaki Çocuğu İstismar Eden imam Tutuklandı


Sivas'ın Yıldızeli İlçesi'nde evli ve 2 çocuk babası 32 yaşındaki imam İ.A., 14 yaşındaki E.Y.'ye cinsel istismar suçlamasıyla tutuklandı. İmam İ.A. görevden uzaklaştırılırken, ailesi kızları E.Y.'yi okuldan aldı.


İmam İ.A., geçen haziran ayında ilçeye bağlı İğnebey Köyü camiine atandı. Ailesiyle birlikte köye yerleşen İ.A., göreve başladıktan kısa süre sonra caminin bitişiğindeki binada kız Kuran Kursu açtı. Köyde oturan Y.Y. ve F.Y. çiftinin 6 çocuğundan en küçüğü E.Y. de bu kursa gelmeye başladı. İmam İ.A. ile kurs öğrencilerinden E.Y. arasında iddiaya göre bir süre sonra gönül ilişkisi başladı.

E.Y. daha sonra yaz tatili nedeniyle ara verdiği Pamukpınar Yatılı Bölge Okulu'nun 8'inci sınıfında eğitim görmeye gitti. Ancak, İ.A. ile E.Y.'nin ilişkisi devam etti. Zaman zaman köye gelen E.Y. köydeki ilköğretim okulunda vakit geçiren İ.A.'ya ilkokul öğrencileriyle mektup gönderdi. İmam İ.A. ise, E.Y.'yi haftasonları yatılı okulundan alarak gezmeye götürdü.

Bir hafta sonu otobüsle Sivas'a gelen İ.A. ve E.Y. bir süre kentte vakit geçirdikten sonra terminale geldi. Kentte bir süre daha kalmak isteyen İ.A., E.Y.'yi otobüse bindirerek Yıldızeli'ne dönmesini istedi. İ.A. ve E.Y. terminalde okul öğretmeni tarafından görülürken, kızını almak için okula giden baba Y.Y. de E.Y.'yi bulamadı. İlçeye dönen E.Y. okul öğretmenleri ve ailesine köy imamı ile aralarında bir süredir ilişkisi olduğunu itiraf etti.

Olay öğrenildikten sonra polis merkezine giderek teslim olan İ.A. sevk edildiği Yıldızeli Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' ve 'cinsel istismar' suçlamalarıyla 18 Ocak'ta tutuklandı. İmam İ.A. Yıldızeli Kaymakamlığı tarafından 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca görevden uzaklaştırıldı.

Kaymakamlık da iddialarla ilgili müfettiş görevlendirilmesi için Diyanet İşleri Başkanlığı'na başvurdu. Olay sonrası, E.Y. ise ailesi tarafından okuldan alındı.





Karaman'da Yeni Bir Taciz Rezaleti



Karaman’da 11’inci sınıf öğrencisi Ş.B.’ye tacizde bulunduğu iddiasıyla hakkında Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatılan, bir lisenin müdür yardımcısı 48 yaşındaki Mehmet Çelik, İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından açığa alındı. Öğrenci Ş.B. öğretmenin kendisine, “Ergenlik dönemindesin. Senin de cinsel ihtiyaçların olabilir, ihtiyaçlarını karşılayabilirim” dediğini söyledi. Ş.B.’nin ses kaydına aldığı aralarında geçen konuşmanın dinletilmesi üzerine Mehmet Çelik’nin suçunu itiraf ettiği belirtildi. AKP'nin eğitim sendikası olan Eğitim-Bir-Sen üyesi olan Mehmet Çelik'in facebook paylaşımları da dikkat çekti.


Olay, geçen 24 Mart günü meydana geldi. 11’inci sınıf öğrencisi Ş.B., ailesine, müdür yardımcısı Mehmet Çelik'in kendisine tacizde bulunduğunu iddia etti. Hakkında Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatılan İrfan Atasever Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı 48 yaşındaki Mehmet Çelik, İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından açığa alındı.

Ailesi de durumu polise bildirdi. Ailenin şikayeti üzerine Mehmet Çelik aynı gün ifadesi alınmak üzere Emniyet Müdürlüğü’nü götürüldü. Kız öğrencinin, "Ergenlik dönemindesin, cinsel ihtiyaçlarını karşılayabilirim” şeklindeki iddiasını kabul etmeyen Mehmet Çelik'in ifadesinde Ş.B.’yi kızıyla birlikte okuduğu için tanıdığını daha önce odasına gelip, ailevi sıkıntılarından bahsettiğini, yine olay günü de öğrencinin odasına gelip rahat tavırlar sergilediğini, kendisine küs olup, olmadığını sorması üzerine de, cinsel içerikli konuşmalar olduğu sürece küs olmayacağını söylediğini, bunun üzerine de kendisinden etkilendiğini söylediğini ve tacizde bulunmadığını ileri sürdüğü öğrenildi.

SES KAYDI DİNLETİLİNCE...

Öğrenci Ş.B.’nin ses kaydına aldığı aralarında geçen konuşmanın dinletilmesi üzerine Mehmet Çelik'in suçunu itiraf ettiği idida edildi. Mehmet Çelik, polisteki ifadesinin ardından serbest bırakılırken, Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın da devam ettiği belirtildi. Mehmet Çelik hakkında Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatılmasının ardından harekete geçen İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de dün itibariyle Mehmet Çelik'i görevden alıp hakkında idari soruşturma başlattığı öğrenildi.





İşte sapığın bazı facebook paylaşımları:





24 Mart 2016 Perşembe

İmam Hatip Lisesi öğretmeni erkek çocuklara cinsel istismardan tutuklandı


Karaman'daki çocuk tecavüzleri skandalının ardından bu kez de Artvin'de Yusufeli İmam Hatip Lisesi'nde "meslek" öğretmeni olarak görev yapan Rüstem Aydın, çocukları cinsel istismardan tutuklandı. Öğretmenin bu eylemlerine en az 14 yıldır devam ettiği öğrenildi

Artvin’in Yusufeli İlçesi İmam Hatip Lisesi'nde meslek dersi öğretmeni 46 yaşındaki Rüstem Aydın, küçük yaştaki erkek çocuklarla cinsel istismarda bulunduğu suçlamasıyla tutuklandı.
Edinilen bilgilere göre, 2002 yılında eğitim gördüğü Yusufeli İmam Hatip Lisesi’nde, meslek dersi öğretmeni Rüstem Aydın'ın cinsel tacizine uğrayan bir erkek öğrenci, lise mezuniyeti sonrasında üniversiteyi bitirerek öğretmen oldu. 14 yıl sonra ziyaret için geldiği memleketi Yusufeli İlçesi’nde uğradığı İmam Hatip Lisesi’nde kendisine cinsel tacizde bulunan Rüstem Aydın ile karşılaşan adı gizli tutulan öğretmen, okulda araştırma yaptı ve bu kişinin çocuklara yönelik cinsel taciz tavrının değişmediğini öğrendi.
Öğretmenin konuyla ilgili olarak Başbakanlık İletişim Merkezi’ne (BİMER) yaptığı şikayet sonrası savcılık soruşturma başlattı. Öğretmenin de ifadesine başvuran savcılık, cinsel istismara uğradığı öne sürülen 15 yaşındaki iki erkek çocuğu dinledi. Playstation oyunları oynatmak vaadiyle evine götürdüğü erkek çocuklara cinsel istismarda bulunduğu gerekçesiyle Rüstem Aydın gözaltına alındı ve önceki gün çocuklara cinsel istismar suçlamasıyla çıkartıldığı mahkemece tutuklandı.Tecavüzcü öğretmeninin cezaevine götürülürken “Ben bekarım, elime kız eli değmedi, ne yapayım” dediği iddia edildi. Sanığın avukatlığını eski AKP Artvin İl Başkanı üstlendi.

Tutuklanan sapık Rüstem Aydın'ın okulun internet sitesindeki biyografisi ise şöyle: "1970 yılında Yusufeli´de doğdu. Ailesiyle beraber taşındığı Gebze´de İmam Hatip Lisesinden mezun oldu. Ardından Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi´ni bitirerek 1995 Şubat ayında Yusufeli İmam Hatip Lisesinde Meslek Dersleri Öğretmeni olarak göreve başladı."







Ankara'da da Kuran Kursunda Çocuk Tacizi Skandalı


Ankara’daki Akyurt Halk Eğitim Merkezi’ndeki bir Kuran kursu çalışanının 7 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu ortaya çıktı. Ankara Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya tarafından 36.5 yıl hapis istemiyle dava açılan çocuk istismarcısı sapık hala Kuran Kursu'ndaki görevine devam ediyor.

Karaman’da 10 çocuğa yönelik cinsel istismar tartışması gündemdeki yerini korurken, çarpıcı bir olayın Ankara’da da yaşandığı ortaya çıktı. Ankara’da Akyurt Halk Eğitim Merkezine bağlı Kuran Kursu'nda çalışan sapık hakkında, 7 yaşındaki bir kız çocuğuna merkezde cinsel istismarda bulunmaktan 36,5 yıl hapis istemi dava açıldı. Tutuksuz sanık hâlâ merkezde çalıştığını söyledi. Ankara Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın 29 Şubat günü hazırladığı iddianameye göre, süreçte şunlar yaşandı:

SANDALYEYE BAĞLADI

Anne E.K., geçtiğimiz yıl temmuz ayında 7 yaşındaki kızını Akyurt Halk Eğitim Merkezi’ndeki Kur’an kursuna gönderdi. S.E.K., kursa 15-20 gün kadar gitti. Raşit Y. (32) ise, merkezde danışmada duruyordu. İddianameye göre, Raşit Y., geçtiğimiz yıl 15 Temmuz günü, S.E.K’i Halk Eğitim Merkezi’ndeki bir odaya götürdü. Raşit Y., kız çocuğunu sandalyeye iple bağladı. İddiaya göre Raşit Y., küçük kıza burada cinsel istismarda bulundu.

RAPOR: İFADESİ GÜVENİLİR


S.E.K., durumu önce ailesine anlattı. Kızın anne babası, Raşit Y.’den şikâyetçi oldu. Çocuk İzleme Merkezi’nde S.E.K’nin ifadesi alındı. Hazırlanan Sağlık Kurulu Raporunda çocuğun verdiği ifadeler ‘güvenilir’ bulundu. Raporda, çocuğun ruh sağlığının ise bozulduğu kaydedildi.

YURTDIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI

Emniyette, kız çocuğuna Reşit Y.’yi teşhis ettirildi. Savcılık,. Reşit Y. hakkında, adli kontrol şartı ile yurtdışına çıkış yasağı getirildi. 10 çocuğa tecavüzle suçlanan öğretmenin 600 yıl hapsi isteniyor 10 çocuğa tecavüzle suçlanan öğretmenin 600 yıl hapsi isteniyor.

SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ

Emniyet ve savcılıkta ifadesi alınan Reşit Y., ise suçlamaları kabul etmedi. Soruşturmayı yürüten Savcı Sarıkaya, iddianamesini geçtiğimiz 29 Şubat günü tamamladı ve Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.

36,5 YIL HAPSİ İSTENİYOR

İddianamede, Reşit Y.’ye yöneltilen suçlama şöyle: ‘Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı, Cebir Tehdit ve Hile Kullanarak Kişiyi Hürriyetinden Alıkoymak. Anılan suçların TCK’daki karşılığı ise 18 yıl ile 36,5 yıl arasında değişiyor. Davanın ilk duruşması 10 Mayıs günü Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

AYNI YERDE ÇALIŞIYOR

Hürriyet'ten Dinçer Gökçe'ye konuşan Raşit Y., konu ile ilgili ayrıntılı bilgi veremeyeceğini belirtti. Raşit Y., hali hazırda olayın yaşandığı iddia edilen merkezde çalışmaya devam ettiğini söyledi. Raşit Y. evli olduğu bilgisini paylaştı.

İKİNCİ BİR DAVA DAHA

İddianamede yer alan bilgiye göre, yaşanan olaya Raşit Y.’nin dışında 18 yaşından küçük bir Kuran Kursu öğrencisi de karıştı. Z.İ.O. isimli çocuğun davası ise Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde açıldı.



21 Mart 2016 Pazartesi

Karaman'daki Toplu Tecavüz Vahşeti ve Gizlenen Bağlantılar


Karaman'da 45 çocuğun Ensar Vakfı ve Kaimder yurdunda tecavüze uğramasından sonra basında ciddi bir karartma ile karşı karşıya kaldık. bu konunun peşine düşerek duyarlı bir yayın çizgisi izleyen gazeteport'taki bir haberi paylaşıyoruz. Ancak bu konudaki duyarlı yayın anlayışlarını desteklemek için lütfen haberi kendi sitelerinden de takip edin:
http://gazeteport.com/2016/hani-ilginiz-yoktu-31634/


O Sapık Çocuklarla Sahnede. Hani İlginiz Yoktu?

Karaman’daki “çocuk tecavüzleri” skandalında iki kurumun adı öne çıktı. Biri Ensar Vakfı diğeri de KAİMDER. Bu iki kurum da skandal kamuoyuna yansıyınca aynı şeyi yaptı. “Çocuklara cinsel istismarda bulunan kişi ile hiç bir ilgimiz yok”… Peki Öyle mi?

Önce KAİMDER’in olay ortaya çıktıktan sonraki açıklamasını görelim;
” Olayın Faili ile Hiçbir İlgimiz Yok”

“Öncelikle bilinmelidir ki olayın faili olarak zikredilen kişinin derneğimizle ve İmam Hatip camiasıyla üyelik dahil hiçbir irtibatı bulunmamaktadır.Olayın basında ve sosyal medyada yer bulmasıyla suç isnat edilen kişi üzerinden ve birtakım gerçek dışı ifadelerle konunun milli ve manevi değerleri önemseyen kurumları karalama kampanyasına dönüştürüldüğüne tanık oluyoruz. Derneğimiz suçun bir parçasıymış gibi gösterilmek suretiyle, dernek faaliyetlerinin önüne set çekilmek istenilmekte, iftiraya maruz bırakılmaktadır. Tekrar belirtiyoruz ki ismi geçen şahsın derneğimizle fiili veya hukuki hiçbir bağı yoktur. Mahkemesi devam eden ve olayda adı geçen şahsın suçunun sübutu halinde idam dahil en ağır ceza ile cezalandırılması talebimiz, temennimiz ve duamızdır. Son olarak söz konusu şahıs ve olayla, derneğimizi ilişkilendirmeye çalışan kişi ve kurumlarla ilgili de suç duyurusunda bulunduğumuzu, olayın takipçisi olacağımızı kamuoyuna ilan ederiz.’’

Şimdi 24 Mart 2014 tarihine gidelim. Karaman yerel haber sitesinde bir haber. Haber’de deniliyor ki;
“Kısa adı KAİMDER olan Karaman İmam Hatip Mezunları ve Mensupları Derneğinin Piri Reis Kültür Merkezinde düzenlediği ‘Bensiz Olmaz Çanakkale Gösterisi’ katılım ve ilgi yüksek oldu.
KAİMDER’in yurdunda kalan Karaman İmam Hatip Ortaokulu 6.sınıf öğrencilerin faaliyetlerini içeren slayt gösterimine geçildi. Ardından öğrenciler tarafından düzenlenen programa geçildi. Gerek öğrencilerin okudukları şiirler, oynadıkları piyesler, gerekse öğrencilerin geceye uygun kıyafetleri ve araç gereçleri göz doldurdu.
Gece sonunda öğrencilerin rehber Öğretmenleri Muharrem Büyüktürk ve öğrenciler bolca alkış aldı.”
Haberde en dikkat çekici olan bölüm ”KAİMDER yurdunda kalan” cümlesi ve halen tutuklu olan zanlı Muharrem Büyüktürk'ün sahnede olması.
Bu haber Kaimder’in bütün açıklamalarını çürütüyor.
KAİMDER ve ENSAR Vakfı’nın Nasıl Bir Bağı Var
Karaman’da Kaimder ve Ensar Vakfı kardeş yapılanma. Çocukların istismara uğradığı ev/yurt Ensar ve Kaimder’e bağlı.
Bir çok etkinlik birlikte yapılıyor, organize ediliyor.



Samsun'da AKP Üyesi Hırsız Suçüstü Yakalandı


Samsun'da 38 yaşındaki Recep E.'ye ait kitapevinden 10 bin lira değerinde klasik eser niteliğindeki romanları çalıp başka kitapçılara sattığı iddia edilen 28 yaşındaki Yaprak Alioğlu aynı işyerinden 8 kitap çalarken yakalandı. Tutuklanan kadının daha önce pek çok hırsızlık olayına daha karıştığı ve Ak Partili olduğu ortaya çıktı.

Samsun'da hırsızlıktan sabıkası olduğu bildirilen Yaprak Alioğlu çeşitli tarihlerde 19 Mayıs Mahallesi Osmaniye Caddesi'nde Recep E.'ye ait kitapevine müşteri gibi geldi. Çalışanların yoğunluğundan faydalanıp piyasada tutulan ve toplam değeri 10 bin lira olan klasik eserler niteliğindeki romanları çalıp başka işyerlerine sattığı iddia edildi. 36 yaşındaki S.D. adlı kitapevi sahibi iki gün önce Recep E.'yi cep telefonundan arayıp "Genç bir kız gelip sizin kitapevinden alınmış kitapları bana sattı. Daha öncede 4-5 kez gelip satmıştı. Kitapların yıpranmadığını fark edince arkalarındaki etiketlerden sizden alınıdğını tespit ettim ve size ulaştım" dedi. Recep E.'de kitapları satmadığını çalındığını söyledi.

HASTAYIM NE YAPTIĞIMI BİLMİYORUM


Yaprak Alioğlu dün yine Recep E.'nin kitapevine geldi. Kitapevinde bir süre dolaşan şüpheli 8 roman ve klasik eseri alıp kaçmak isterken işyeri sahibi tarafından yakalandı. Kitapları Alioğlu'ndan alan Recep E. şüpheliyi bırakıp polise ihbarda bulundu. İhbarın ardından kısa sürede olay yerine gelen polis işyerinin güvenlik kamerası görüntülerinden Alioğlu'nun kitapları alıp dışarı çıkarken yakalandığını tesbit etti. Çevrede araştırma yapan polis şüpheliyi İlkadım İlçesi İstiklal Caddesi üzerinde yakalayıp gözaltına aldı. Polise ifade veren Yaprak Alioğlu, "Hastayım ne yaptığımı bilmiyorum" dedi. Soruşturma sırasında şüphelinin hangi kitapların daha çok satıldığını öğrenip o kitapları çaldığı öne sürüldü.

Polisteki işlemleri tamamlanarak bugün adliyeye sevk edilen Yaprak Alioğlu savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı.
Ak Parti üyesi çıkan hırsızın tutuklanmasından sonra şikayetçi olan kitapevi sahibinin, kendisini gözaltına alan polislerin ve tutuklayan hakimin başına bir iş gelmesinden korkuluyor..

Hırsızın facebook profili:


15 Mart 2016 Salı

ENSAR VAKFI ÇORUM ŞUBESİ'NDEKİ TACİZ DAVASININ DETAYLARI



Karaman'da Ensar Vakfı bünyesindeki kaçak yurtta 45 erkek çocuğa tecavüz olayının açığa çıkmasından sonra gözler Ensar Vakfına çevrildi. İktidara yakınlığı ile bilinen vakıf ilk iş olarak dava hakkında gizlilik kararı aldırdı. İkinci olarak olay hakkında eleştiri yapmak dahil her çeşit haber ve yorum hakkında yayın yasağı getirttiler.



"Bu ne hız?" diyenler olabilir. Bu olay vakfın adının geçtiği ilk tecavüz vakası olmadığı için hazırlıklıydılar. Olay hakkındaki yayın yasağı nedeniyle biz de Karaman'daki korkunç olay hakkında yeni bir haber yapmama kararı aldık. Ama Ensar Vakfı'nın daha önce Çorum ve Afyon'da karıştığı taciz ve tecavüz olaylarını hatırlatmamızın önünde herhangi bir yasal engel bulunmuyor.

ENSAR VAKFI ÇORUM ŞUBE BAŞKANI TACİZDEN MAHKUM OLDU!

2008 yılında Ensar Vakfı Çorum Şube Başkanı Zekai İşler hakkında 15 ve 16 yaşlarındaki iki çocuğu taciz etme suçlamasıyla dava açıldı. 

2005 ve 2007'de dini eğitim için gittikleri Ensar Vakfı'nda cinsel istismara uğradıklarını öne süren iki çocuğun savcılığa başvurmalarının ardından İşler tutuklandı ve hakkında "Basit cinsel istismar" suçundan 28 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

İSLAMCI MEDYA OLAYI KAPATMAYA ÇALIŞTI

Dönemin islamcı yayın organları hep birlikte bu tacizciyi savunmak üzere seferber oldu. Yaptıkları yayınlarda 16 yaşındaki mağdurun aslında 21 yaşında olduğunu, Adanalı bir polisten hamile olduğu için Zekai İşler'e iftira attığını iddia ettiler. Elbette bunların takipçileri "başkasından hamile olduğu için niçin İşler'e iftira atmış olabileceğini" bu iddiada mantıki bir tutarlılık olup olmadığını sorgulamadılar. Oysa gerçekte 21 yaşında olduğu belirtilen kişi 16 yaşındaki E.Y.'nin ablası Ö.Y. idi ve o da 2000 yılında, yani henüz 13 yaşındayken Zekai İşler'in tecavüzüne uğradığı için şikayetçi olmuş, fakat konu o günlerde henüz basına yansımamıştı. (Bu olaya da haberin ilerleyen bölümlerinde yer vereceğiz.)

İşte o dönem henüz "paralel" ilan edilmemiş olan iktidarın sevgili müttefiki Samanyolu Haber'in tacizciyi koruma amaçlı yalan haberi:


O dönem henüz Samanyolu grubuna düşman olmamış olan Hasan Karakaya'nın başını çektiği Akit de aynı yönde haberler yayımladı. İşte konuyla ilgili Hasan Karakaya'nın yazısı:


Bu yalan bulamacı ortaya atılırken bir yandan da mağdurelerin babaları üzerinde baskı kurularak şikayetlerini geri almaları sağlanmaya çalışıldı. 16 yaşındaki mağdurenin babası İmam K.Y. şikayetini geri almazken, 15 yaşındaki mağdurenin babası M.G. 21 Kasım 2008'deki duruşmada şikayetini geri çektiğini açıkladı.

KORKUNÇ RAPOR

Çorum 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen dava kapsamında, mahkeme, genç kızların cinsel istismar nedeniyle ruh sağlıklarının bozulup bozulmadığının tespiti için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde muayene edilmelerine karar verdi. 

6 profesörün muayene ettiği kızlardan E.Y. hakkındaki raporda, genç kızın, 9 ay süre ile tacize uğradığını anlattığı belirtildi. Raporda, E.Y.'nin, İşler'in kendisini sürekli yanına çağırdığını, gitmediğinde tehdit ettiğini anlattığı da ifade edildi. Raporda, bu olayların okul başarısında düşme, içe kapanıklık, isteksizlik, mutsuzluk, iştahsızlık, kilo kaybı, uyku bozukluğu gibi sonuçlara yol açtığı vurgulandı. Raporda, duygu durumu "depresif" olarak tarif edilen E.Y.'nin, elem içinde bulunduğu, suçluluk duyduğu, kaygı, korku ve gerilim yaşadığı bildirildi.

Raporda, E.Y.'nin ablasının da 8 yıl önce İşler tarafından cinsel istismara uğradığı yönünde savcılıkça yürütülen bir soruşturma bulunduğu anımsatılarak, genç kızın anne ve babasının da yaşanan travma ile ilgili ruhsal belirtiler gösterdikleri ifade edildi. 

15 yaşındaki E.G. hakkındaki raporda ise, genç kızın anhedoni (hayattan zevk alamama), irritebilite (aşırı gerginlik, tepkili davranış), isteksizlik, depresif duygudurum gibi belirtiler gösterdiği, yaşadıklarının okul başarısızlığı, okuldan kaçma gibi davranış sorunlarına yol açtığı vurgulandı. Çocuğun, dini eğitim için gittiği yerde istismara uğramasının, dini inançları konusunda akıl karışıklığı yaşamasına yol açtığı, insanlara güveninin sarsıldığı kaydedilirken E.G. hakkındaki raporun çıkarılabilmesi için gerekli tetkikleri tamamlamak üzere 5 ay sonrasına gün verildi.

http://www.mynet.com/haber/guncel/ensar-vakfindaki-tacize-korkunc-rapor-404798-1



ABLAYA DA TECAVÜZ

16 yaşındaki E.Y.'nin tacize uğradığının ortaya çıkmasından sonra mağdurenin ablası 21 yaşındaki Ö.Y. de 2000 yılında kendisinin 13 yaşındayken  aynı kişi tarafından tecavüze uğradığını fakat çok korktuğu ve kendisinin suçlanabileceğini düşündüğü için bu korkunç olayı kimseye anlatamadığını belirterek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Adana'da yaşayan Ö.Y. talimatla verdiği ifadesinde şunları söyledi: 2000 yılında ben 13 yaşındaydım, Zekai İşler vakıfa gelip gittiğim sırada bana sarkıntılık ediyordu. 13 yaşımdan itibaren beni elle taciz etmeye başladı, cinsel organımı ve vücudumun diğer yerlerini eliyle tutmak suretiyle beni taciz ediyordu, kursta beni dudaklarımdan ve vücudumdan çeşitli defalar öptü, zorla cinsel ilişkiye girdi.

Görüldüğü gibi o zamanlar henüz kardeş yayın organları olan Akit ve Zaman'ın Ensar Vakfı'ndaki taciz ve tecavüz olaylarını örtmek için özellikle çarpıttıkları olay buydu. Evet Abla Ö.Y. 21 yaşındaydı, evet Adana'da bir polis memuruyla imam nikahı kıyarak birlikte yaşamaya başlamıştı ve hamileydi. Ama bütün bunların söz konusu dava ile hiçbir ilgisi yoktu. Abla Ö.Y.'nin tecavüz iddiası zaten 8 yıl öncesine aitti.


DİĞER ÖĞRENCİLERE DE TACİZ

Yargılama sürerken Zekai İşler'in taciz ve tecavüz olaylaylarının bu üç mağdure ile sınırlı olmadığı da ortaya çıktı. Mağdure annesi Z.Y. 2008'de Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmadaki ifadesinde; "Bizim gibi çok mağdur var ancak adımız çıkmasın diye saklanıyorlar" diye konuştu. 

2009 yılı Ocak ayındaki duruşmada ise İşler'in önceki avukatı Kenan Yaşar ile vakfın yöneticilerinden Abdurrahman Çırak ve öğrenciler R.G, B.P. Ş.E, Ö.G ile Sabire A. tanık olarak dinlendi.

Tanıklardan Sabire A. da konuşması sırasında çantasından çıkardığı bir CD'yi mahkeme heyetine sunmak istedi. Zekai İşler'in İlknur isimli bir kızı taciz ettiğini ileri süren Sabire A, “İlknur'u hoca zorla taciz etmiş. Cinsel organını çıkarıp 'cinselliği benden öğren' demiş. Bu ses kayıtlı bende var” diye konuştu.

Söz konusu CD'nin savcılıkta mevcut olduğunu belirten Hakim Günaydın, CD'nin savcılıktan istenmesine karar verdi.



İMAM BABA ŞİKAYETÇİ OLDU

2010 yılındaki karar duruşmasında tanık olarak mahkeme karşısına çıkan ve kendisi de imam olan baba Kadir Y. Zekai İşler ile samimi olduklarını ve ailece görüştüklerini anlattıktan sonra;  "Zaman zaman evime gelip beraber oturur yemek yerdik. Bu olayı duyduğumda beynimden vurulmuşa döndüm. Diğer insanlara ibret olması için en ağır ceza ile cezalandırılmasını istiyorum" dedi. 

MAHKEME NİTELİKLİ İSTİSMAR'DAN DEĞİL BASİT CİNSEL İSTİSMARDAN CEZA VERDİ

Mahkeme heyeti, E.G. ile ilgili Adli Tıp raporunun tamamlanmamış olmasından dolayı 15 yaşındaki E.G.'nin dosyasını ayırmaya karar verdi. 16 yaşındaki E.Y.'ye ilişkin dosyada ise Cumhuriyet Savcısının mütalaası doğrultusunda  Zekai İşler'e `basit cinsel istismar' suçundan 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezası verdi. Mahkeme sanığı, cezaevinde kaldığı süreyi dikkate alarak tahliye etti. Abla Ö.Y.'ye 2000 yılındaki tecavüz olayı ile ilgili olarak ise aradan geçen 10 yılda delillerin kaybolmuş olmasından dolayı cezaya hükmedilemeyeceği belirtilerek tecavüz davası düşürülmüş oldu.

DİĞER TACİZ SUÇUNDAN TUTUKSUZ YARGILANACAK

Mahkeme ayrıca, sanığın E.G.'ye karşı işlediği suç nedeniyle İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan ruh sağlığının bozulup bozulmadığına dair rapor alınması için randevu tarihinin verilmediğini belirterek, bu dosyayı ayırdı. Zekai İşler'in, E.G.'ye karşı işlediği suçtan tutuksuz yargılanmaya devam edeceği belirtildi.

http://www.gazetevatan.com/tacizci-din-ogretmenine-4-yil-hapis-302878-gundem/

http://www.yildizhaber.com/Haber_Zekai-Isler-davasinda-mahkeme-kararini-acikladi.html


İnternet üzerinden yaptığımız geniş sorguda 15 yaşındaki E.G. ile ilgili ayrılan dosyada ne karar verildiğine ise ulaşamadık..

Ensar Vakfı bağlantılı bir diğer haber ise zaten arşivimizde yer alıyordu. Onu da şuradan okuyabilirsiniz:



Afyonkarahisar’da bir imam iki kız çocuğunu taciz ettiği iddiasıyla tutuklanan imam serbest bırakıldı:

12 Mart 2016 Cumartesi

ENSAR VAKFI'NIN KAÇAK YURDUNDA 45 ÇOCUĞA TECAVÜZ.


Karaman'da bir öğretmenin cemaat evlerinde en az 45 erkek öğrenciye tecavüz ettiği iddia edildi. Karaman Anadolu İmam Hatip ve İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği (KAİMDER) ve Ensar Vakfı'nın kiraladığı evlerde kaldıkları öne sürülen 9 ve 10 yaşlarında bulunan öğrencilere tecavüz eden öğretmen ise tutuklandı.

POLİS OKULA GELDİ 
Karaman'da korkunç tecavüz vakası yaşandığı ortaya çıktı. İddialara göre Karaman merkezde bir okulda görev yapan Eğitim Bir Sen üyesi sınıf öğretmeni M.B. sözkonusu cemaat yurtlarında kalan öğrencilere özel ders vermek için gidiyordu. M.B. özel ders için gittiği çeşitli evlerde öğrencilere tecavüzde bulundu. Olay bir öğrencinin durumu ailesine anlatması üzerine duyuldu. Şikayet üzerine öğretmen M.B. 4 Mart Cuma günü okula gelen polisler tarafından gözaltına alındı. Savcılıkta ifadesi alınan öğretmen M.B. çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi.

GİZLİLİK KARARI
Savcılık dava dosyası hakkında gizlilik kararı aldı. Tutuklanan sınıf öğretmeni M.B.'nin görev yaptığı okula yerine başka bir öğretmen görevlendirildi. 

HASTANEDEN RAPOR 
Öğretmenin tutuklanmasının ardından 8 öğrenci aileleriyle birlikte 6 Mart tarihinde Karaman Devlet Hastanesi'ne gitti. Kontrolden geçen çocuklar tecavüzü raporla belgeledi.

İDARİ SORUŞTURMA 
Karaman İl Milli Eğitim Müdürü Asım Sultanoğu, "Öğretmenin tutuklandığı bilgisi doğru. Ancak gizlilik kararı bulunan dosya hakkında detaylı bilgi vermem doğru olmaz. İddia ve detayları araştırmak için idari soruşturma başlattık" ifadelerini kullandı.


http://www.birgun.net/haber-detay/karaman-da-45-erkek-ogrenciye-tecavuz-106150.html